Çekişmeli Boşanma
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni ile Boşanma
Evlilik birliğinin temelden sarsıldığının bir diğer emaresi ise boşanmak için eşlerin birlikte başvurması veya boşanma davası açan eşe karşılık diğer eşin davayı kabul etmesidir. Burada aranan bir şart daha vardır. Bu şart ise evliliğin en az bir yıl sürmüş olmasıdır.
Bu gibi durumda hakim tarafların getirdiği delillerle bağlı olmayıp re’sen araştırma yetkisine sahiptir. Hakimin boşanmaya karar verebilmesi için tarafları ilk ağızdan bizzat kendisi dinlemelidir. Dinlemiş olduğu eşlerin vermiş olduğu boşanma kararlarında iradelerinin sağlam olduğuna kanaat getirmelidir. Yine boşanmanın sağlanabilmesi için tarafların hem mali hususlarda hem de çocuğun velayeti gibi konularda anlaşmış olmasını arar. Her ne kadar çocuğun velayeti ve hakları hususunda eşlerce kendi aralarında anlaşma yapılmış olsa bile, hakim bu anlaşma şartlarını çocuğun yararına olacak şekilde değiştirebilir. Hakim tarafından yapılan bu değişikler eşler arasında kabul görmelidir. Eşler arasında kabul görmesi halinde mahkemece eşlerin boşanmasına karar verilebilir.
Evlilik birliğinin temelden sarsıldığını gösteren bir diğer karine ise; eşlerden herhangi biri tarafından boşanma davası açılması, mahkemece bu davanın reddedilmesi, red kararının kesinleşmesinden itibaren üç yıl geçmiş olmasına rağmen ortak hayatın yeniden kurulamamasıdır. Bu gibi durumda eşlerden herhangi biri boşanmayı isterse mahkemece boşanmaya karar verilecektir.
Çekişmeli Boşanma Davası
Çekişmeli boşanma davası eşlerden birinin boşanma sebeplerinden herhangi birinin Aile Mahkemesine giderek dava yoluyla ileri sürmesiyle açılır. Çekişmeli boşanma davasında yetkili Aile Mahkemesi ise eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son altı ay içerisinde birlikte oturdukları yerdir.
Çekişmeli boşanma davası sebepleri genel ve özel sebepler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Genel sebep evlilik birliğinin temelden sarsılmasıdır. Evlilik birliğinin temelden sarsılması konusuna yukarıda değmiş idik. Özel boşanma sebepleri ise aşağıdaki gibidir:
Çekişmeli Boşanma Davasında Özel Boşanma Sebepleri
Çekişmeli boşanma davasında özel boşanma sebepleri Türk Medeni Kanununda düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanununda tahdidi olarak sayılan bu sebepleri aşağıda başlıklar altında inceleyeceğiz.
Zina
Çekişmeli boşanma özel sebeplerinden olan zina, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenmiştir. İlgili bu maddeye göre eşlerden birinin zina yapması halinde, diğer eş zinadan dolayı boşanma davası açabilir. Zina yoluyla aldatılan eş Aile Mahkemesine başvurarak boşanma davası açmalıdır. Yalnız bu sebepten kaynaklı boşanma davasının açılabilmesi için bir takım süreler mevcuttur. Bu sürelerin geçmesi halinde dava açılması mümkün değildir. Kanundaki ilgili maddeye göre dava açma hakkı olan eş, zinayı öğrenmesinden itibaren altı ay içerisinde bu davayı açmalıdır. Her halde bu davayı açma hakkı zinanın üzerinden beş yıl geçmekle düşer.
Zina yapan eşi affeden eş aynı zina olayına dayanarak dava açamaz. Bu sebepten dolayı dava açma hakkını kaybeder. Çekişmeli boşanma davası konusunda bir çok yüksek mahkeme kararı da mevcuttur.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/4012 E. 2019/12142 K. sayılı 11.12.2019 tarihli kararında;
Dava zina (TMK m. 161) hukuksal sebebine dayalı boşanma davasıdır. Bölge adliye mahkemesince davacı kadının zina (TMK m.161) hukuksal sebebine dayalı boşanma talebinin reddine karar verilmiş ise de; toplanan delillerden, davacı kadının dayandığı ve davalı erkek tarafından inkar edilmeyen, erkeğin başka kadınla birlikte, banyoda yarı çıplak vaziyette çekildiği ve samimi durumda oldukları anlaşılan fotoğrafının bulunduğu ve tanık beyanından erkeğin başka kadının yanında yaklaşık 10 gün süreyle kaldığı anlaşılmaktadır.
Bölge adliye mahkemesince davalı erkeğin güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunun sabit olduğu kabul edilmiş ise de; erkeğin başka kadınla uygunsuz fotoğrafının olması ve başka kadınla birlikte yaşaması, cinsel ilişkinin güçlü karineyle yaşandığına ve dolayısıyla zinanın varlığına delalet eder. Bu durumda erkeğin zinası ispatlanmış olup Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesi koşulları oluşmuştur. Gerçekleşen bu durum karşısında tarafların zina (TMK m. 161) hukuki sebebiyle boşanmalarına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davacı kadının zina (TMK m. 161) hukuksal sebebine dayalı boşanma talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
denilmiştir.
Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış
Çekişmeli boşanma nedenlerinden bir diğeri ise; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranıştır. Hayata kast, pek kötü davranış Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde kendine yer bulmuştur. Bu maddeye göre; eşlerden biri, bir diğerinin hayatına kast ederse, pek kötü muamelelerde bulunup onur kırıcı davranışlarda bulunması halinde diğer eş boşanma davası açabilir.
Bu konuda çekişmeli boşanma davası açmak isteyen eş, hayatına kast edildiğini öğrendiği, pek kötü veya onur kırıcı davranışlara maruz kaldığı andan itibaren altı ay içerisinde, herhalde ise bu olayların gerçekleştiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde davayı açmalıdır. Eşin affetmiş olması halinde davanın açılması mümkün değildir.
Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme
Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme çekişmeli boşanma davalarında olan özel sebeplerdendir. Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme Türk Medeni Kanununun 163. maddesinde düzenlenmiştir. Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ise diğer eş için ortak hayatta yaşamanın mümkünatı kalmamış olmak şartı ile her zaman çekişmeli boşanma davası açılabilir.
Terk
Çekişmeli boşanma davasına sebebiyet verebilecek bir diğer husus ise terktir. Terk, Türk Medeni Kanununun 164. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Terkin çekişmeli boşanmaya sebebiyet verebilmesi için eşlerden birinin sorumluluklarını yerine getirmemek için evi terk etmesi, ortak konuta dönmemesi ve bu hususun en az altı ay sürmüş olması, hakim veya noterce yapılan ihtara olumlu bir dönüş yapılmamış ise; diğer eş boşanma davası açabilir. Diğer eşin ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Dava açmaya hakkı olan eş hakim veya noter aracılığıyla diğer eşin ortak konuta dönmesi amacıyla ihtarname çekmelidir. Eşin ortak konuta dönmesi için iki aylık süre verilmelidir. Çekişmeli boşanma davası açabilmek için terkin en az dört ay sürmüş olması ve ihtar edilen iki aylık sürenin geçmesi gerekmektedir.
Akıl Hastalığı
Akıl hastalığı çekişmeli boşanma davasının özel sebeplerinden sonuncusudur. Eşlerden birinin akıl hastalığının geçmesine olanak bulunmadığı hallerde bu durum resmi kurum aracılığıyla tespit edilmiş ise diğer eş için hayatın çekilmez hale gelmesi halinde çekişmeli boşanma davası açılabilir.
Çekişmeli Boşanma Dilekçesi
Çekişmeli boşanma dilekçesi bu makalede yazdığımız hususları içeren, davacı adı, davalı adı, davanın konusu ve talep sonucunu ihtiva eden yazılı başvurudur. Çekişmeli boşanma dilekçesi muhteviyatında 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 119. maddesinde yazılı aşağıdaki unsurların bulunması zorunludur.
Çekişmeli Boşanma Dilekçesinde Bulunması Gereken Unsurlar:
- Dava açılacak mahkemenin adı (Aile Mahkemesi)
- Davacı ve davalının ismi, soyismi ve adresleri
- Davacının T.C. numarası
- Davacı ve davalının varsa yasal temsilcilerinin ve davacı avukatının ismi, soyismi, adresi
- Açılan davanın konusu
- Davacının iddiasının temeli olan tüm olayların sırayla özetleri
- Davacının iddia ettiği her olayın hangi delillerle ispat edileceği
- Dayanılan hukuki nedenler
- Açık bir şekilde mahkemeden istenen talebin sonucu
- Davacının, dava avukatla açılmışsa avukatın veya kanuni temsilcisi varsa temsilcinin imzası
Sonuç
Çekişmeli boşanma davası boşanmak isteyen eşler arasında çekişmeli hakların olması durumunda ortaya çıkan bir davadır. Çekişmeli boşanma davası daha çok genel boşanma sebebi olan evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle açılmaktadır. Özel sebeplere dayanılarak açılan çekişmeli boşanma davaları son derece azdır. Çekişmeli boşanma veya anlaşmalı boşanma davalarını her ne kadar avukat ile yürütmek zaruri olmasa da hak kaybına uğramamak adına boşanma avukatı vasıtasıyla profesyonel bir hukuki destek almak yerinde olacaktır.