Resmi Belgede Sahtecilik
Resmi Belgede Sahtecilik TCK
Resmi Belgede Sahtecilik Suçu
Resmi belgede sahtecilik suçu kasten işlenebilen bir suç olup herkes tarafından işlenmesi mümkündür. Ancak suçun nitelikli şekli olarak TCK m. 204/2 düzenlemesinde suçun faili yalnızca kamu görevlisi olabilir. Bu suç ile korunan hukuki yarar kamu güvenidir. Bundan dolayı resmi belgede sahtecilik suçu her ne kadar bir kişi ya da kişiler aleyhine işlense de suçun mağduru devlet olarak kabul edilir. Resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle maddi ya da manevi olarak zarara uğrayan kişiler ise “suçtan zarar gören” konumunda olup davaya bu sıfatla katılma hakkına sahiptirler.
Resmi belgede sahtecilik suçu kamu güvenine karşı suçlardan olması dolayısıyla şikayete tabi değildir. Bunun doğal bir sonucu olarak şikayet süresi de yoktur. Ancak maddenin ilk fıkrasında düzenlenen suçun basit hali için 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresi, ikinci ve üçüncü fıkralarda düzenlenen suçun nitelikli halleri için ise 15 yıllık dava zamanaşımı süresi geçerlidir. Suçun işlenmesinden itibaren resmi belgede sahtecilik suçu 8/15 yıl içinde şikayet edilmediği takdirde soruşturma yapılamaz.
Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun Unsurları
Resmi belgede sahtecilik suçunun meydana gelmesi için resmi bir belge söz konusu olmalıdır. Suçun konusunu oluşturan belge;
- Yazılı olmalı,
- Hukuken değer taşıyan bir içeriğe sahip olmalı,
- Düzenleyenin kimliğini içermelidir.
Bu özelliklerden de anlaşıldığı üzere belgenin öncelikle belli bir dilde yazılmış ve okunabilen bir belge olması gerekmektedir. Okunması mümkün olmadığı için içeriği hakkında bilgi sahibi olunamayan bir belge, zarar verme olasılığı bulunmadığından resmi evrakta sahtecilik suçunun konusunu oluşturamaz.
Belgenin hukuken değer taşıması delil gücüne sahip olmasını ifade eder. Bu noktada belgenin bir hakkın varlığı veya sona ermesine ilişkin ispat gücünün bulunması gerekmektedir. Ayrıca belgeden düzenleyen kişi veya kurumun da anlaşılması gerekir. Bu anlaşılma ad, soyad ve imzayla olabileceği gibi düzenleyen kişi veya kurumu simgeleyen işaret, mühür gibi araçlar ile de olabilir.
Belgeye resmi nitelik kazandıran unsurları ise şu şekilde sıralayabiliriz;
- Kamu görevlisi tarafından düzenlenmesi
- Kamu görevlisinin görevi gereği düzenlenmesi
- Mevzuatında öngörülen usul ve şekil kurallarına uyulması
Belgenin kamu görevlisi tarafından düzenlenmesi kamu görevlisinin suçun konusu olan resmi belgenin gerçeğini düzenleme yetkisine sahip olmasını ifade eder. Aksi takdirde resmi evrakta sahtecilik suçu oluşmaz. Ancak bu unsurun istisnası olarak bazı belgeler kamu görevlisi tarafından düzenlenmemesine rağmen resmi belgede sahtecilik suçu oluşabilir. Bu belgeler vasiyetname, hisse senedi, tahvil, kambiyo senetleri (çek, bono, poliçe…) ve emtiayı temsil eden belgelerdir.
Belgenin aynı zamanda kamu görevlisinin görevi gereği düzenlediği bir belge olması gerekir. Dolayısıyla bir kamu görevlisinin görevinden bağımsız olarak düzenlemiş olduğu belge resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturmaz. Her ne kadar suçun meydana gelmesi için resmi belgenin düzenlenmesi açısından TCK’da şekil şartı olmasa da, TCK dışındaki bir mevzuat gereği şekil şartı bulunan bazı belgelerin bu şartları taşıması gerekmektedir.
Bu özellikleri ihtiva eden resmi belgenin bir zarara sebebiyet verme olasılığının bulunması gerekir. Bunun sonucu olarak söz konusu sahtecilik eylemi nedeniyle somut bir zarar meydana gelmesi zorunlu değil, zarar vermeye elverişli olması gerekli ve yeterlidir. Zarar vermeye elverişli olmayan belge bu suçun konusunu oluşturmaz.
Son olarak resmi belgede sahtecilik suçunun konusu olan belgenin “aldatıcı” nitelikte olması aranır. Aldatma yeteneğinin varlığı objektif ölçütlere göre belirlenmekte olup belgenin ibraz edildiği kişi veya kurumun subjektif durumuna bakılmaz. Objektif ölçüt uyarınca belgedeki sahteciliğin birçok kişiyi kandırabilecek yapıda olması gerekmektedir. Belgenin sahte olduğunun açıkça anlaşıldığı durumlarda aldatıcılıktan bahsedilemez. Bu hususta Yargıtay resmi belgenin aldatıcı nitelikte olup olmadığının bizzat hakim tarafından incelenip takdir edilmesi gerektiğini, ihtiyaç duyulduğu takdirde bilirkişi görüşünün alınabileceğini ifade etmektedir. Ayrıca özel bir kanun uyarınca bir kamu kurumuna ibraz edilen belgenin sahte olup olmadığının tetkik edilmesi zorunluluğu bulunan hallerde, gerekli incelemeler yapılmadan belgenin kabulü halinde resmi evrakta sahtecilik suçu oluşmaz.
Türk Ceza Kanununun 204. maddesinin ilk fıkrasında düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunun basit hali 2 yıldan beş yıla kadar hapis cezasını gerektirmekte olup üç farklı seçimlik hareket ile gerçekleştirilebilir. Bu seçimlik hareketler:
- Resmi belgeyi sahte olarak düzenleme
- Gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirme
- Sahte resmi belgeyi kullanma
Resmi Belgeyi Sahte Olarak Düzenleme
Bu seçimlik hareket, bir resmi belgenin gerçekmiş gibi üretilmesi ya da düzenlenmesi şeklinde meydana gelir. Resmi belgeye ilişkin unsurların kısmen veya tamamen taklit edilmesi, resmi belgede sahtecilik suçunun oluşması için yeterli olup ayrıca belgenin kullanılmış olması şartı aranmaz.
Gerçek Bir Resmi Belgeyi Başkalarını Aldatacak Şekilde Değiştirme
Bu suçun oluşması için öncelikle bir kamu görevlisinin görevi gereği düzenlemiş olduğu resmi belge mevcut olmalıdır. Bu belge üzerinde kamu görevlisi olmayan fail tarafından başkalarını aldatacak değişiklikler yapmak suretiyle suç işlenmektedir. Bu değişiklik belgenin tahrif edilmesi, yazının değiştirilmesi, imzanın silinmesi gibi çeşitli şekillerde olabilir.
Sahte Resmi Belgeyi Kullanma
Sahte olarak düzenlenmiş ya da değiştirilmiş bir resmi belgeyi kullanmak da resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturan seçimlik hareketlerden biridir. Resmi belgeyi sahte olarak düzenleyen ya da resmi belgeyi değiştiren ile bu belgeyi kullananın aynı kişi olması halinde tek bir suç oluştuğu kabul edilir ve faile tek bir ceza verilir. Ancak verilecek ceza arttırılır.
Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun Nitelikli Halleri
Resmi belgede sahtecilik suçunun daha fazla cezayı gerektiren nitelikli halleri TCK m. 204/2. ve 3. fıkralarında düzenlenmiştir.
Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun Kamu Görevlisi Tarafından İşlenmesi
Resmi belgede sahtecilik suçunun kamu görevlisi veya memur tarafından görevini kötüye kullanmak suretiyle işlenmesi Türk Ceza Kanununda nitelikli hal olarak düzenlenmiş olup 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasını gerektirir. Bu durumda ilk fıkradaki seçimlik hareketlere ek olarak “gerçeğe aykırı olarak belge düzenleme” seçimlik hareketi de resmi evrakta sahtecilik suçunun nitelikli halini oluşturur. Gerçeğe aykırı olarak belge düzenlemede resmi belgeye ilişkin şekli unsurlar gerçek olduğu halde içerik olarak gerçeğe uygun olmayan beyan veya unsurlar bulunmaktadır.
Burada önem arz eden husus kamu görevlisinin söz konusu resmi belgeyi düzenlemeye veya kullanmaya yetkili olması gerekliliğidir. Aksi takdirde suçun basit şekli olan TCK m.204/1 gündeme gelir.
Sahteliği İspatlanıncaya Kadar Belge Niteliğinde Olması
Bu suçun konusunu mevzuata göre sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan ve kesin delil teşkil eden belgeler oluşturur. Bu belgeler:
- Mahkeme İlamları,
- Duruşma Tutanakları,
- İlam Niteliğindeki Belgeler (İİK md. 38),
- Noterlerde Düzenleme Biçiminde Tanzim Edilen Evraklar,
- Sayıştay İlamları,
- Belediye Ceza Tutanakları (1608 sayılı Kanun md.6),
- Seçim Tutanakları,
- Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu gereği tutulan suç tutanakları
Bu belgelerin kamu kurumları nezdinde güvenilirliği tamdır. Bu belgelerin aksi ispatlanamaz ancak sahteliği ispatlanabilir. Bu suçun işlenmesi halinde TCK m.204/1 hükmüne göre verilecek ceza yarı oranında arttırılır.
Resmi Belge Hükmündeki Diğer Belgeler
Türk Ceza Kanunu’nun 210. maddesinde resmi belge hükmünde sayılan belgeler sayılmıştır. Bu belgeler; “emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, emtiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname“ olarak tanımlanmıştır. Bir bono (senet), çek ya da vasiyetname hakkında sahtecilik eylemi gerçekleştiği takdirde bu belgelerin tamamı bakımından da resmi belgede sahtecilik suçu oluşmuş sayılacaktır.
Sonuç
Resmi belgede sahtecilik suçu kanunda sayılan seçimlik hareketlerden birinin gerçekleştirilmesi suretiyle kasten işlenebilen bir suçtur. Resmi belgede sahtecilik suçunun oluşması için kamu görevlisinin görevi gereği düzenlediği belge mevcut olup suç konusu resmi belge, aldatıcı niteliğinden ötürü zarar verme olasılığına sahip olmalıdır. Resmi belgede sahtecilik suçu kamu güvenine karşı suçlar arasında düzenlenmiştir. Bunun sonucu olarak resmi belgede sahtecilik suçunun mağduru devlet olup suçtan dolayı kişisel hakkı doğrudan ihlal edilen kişi suçtan zarar gören konumundadır.