İstinaf Nedir?
İstinaf Ne Demek?
İstinaf Mahkemesi Nedir?
İstinaf mahkemesi Bölge Adliye Mahkemeleri ve Bölge İdare Mahkemelerini ifade etmek amacıyla kullanılan bir kavramdır. Peki istinaf mahkemeleri ne zaman hukuk yargılamamıza dahil olmuştur? İstinaf kanun yolu ilk olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile 2011 yılında gündeme gelmiş ise de Bölge Adliye Mahkemelerinin açılması sürekli ertelenmiş o yıllarda ikinci derecede yargı mercii olarak göreve başlamamıştır. Bölge Adliye Mahkemeleri tam anlamıyla 2016 yılında göreve başlamış ve fiili olarak bu kavram hukuk ve ceza yargılamamıza dahil olmuştur.
İstinaf mahkemelerinin ülkemizde kurulmasında gecikme yaşanmıştır. Uzun yıllar boyunca ilk derece mahkemelerinin vermiş olduğu kararlar üçüncü derece mahkemesi olan Yargıtay tarafından başta maddi yönden ve hukuka uygunlukları açısından incelenmek üzere her açıdan incelenmiştir. Bu da Yargıtay’ın iş yükünü artırmıştır. İşi yükü artan Yargıtay’ın dosyaların yoğunluğundan dolayı karar verme hızı düşmüş, ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararlar uzun süre incelenememiştir.
Yargıtay’ın iş yükünü hafifletmek amacıyla Bölge Adliye Mahkemeleri kurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemelerinin görevleri ve bakabileceği davalar 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun içerisinde düzenlenmiştir.
Bölge Adliye Mahkemelerinde Hukuk Dairelerinin Görevleri
İstinaf kanun yolunun karar organı olan Bölge Adliye Mahkemelerinde Hukuk Dairelerinin görevleri 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 36. maddesinde hüküm altına alınmıştır.
Hukuk Dairelerinin Görevleri
- İlk derece adli yargı hukuk mahkemelerince verilen ve kesin olmayan kararları incelemek, karara bağlamak,
- Kendi yargı çevresinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki görev uyuşmazlıklarını neticelendirmek,
- Aynı Bölge Adliye Mahkemesi sınırları içerisinde bulunan hukuk mahkemeleri arasındaki yetki uyuşmazlıklarını karara bağlamak,
- Aynı Bölge Adliye Mahkemesi sınırları içerisinde bulunan mahkemeler arasındaki yargı sınırlarını tereddüte düşülmesi halinde belirlemek,
- İlk derece hukuk mahkemesinde davaya bakılmasını engelleyecek bir engelin çıkması halinde davanın bir başka hukuk mahkemesine nakline karar vermek,
- İşbu kanunda belirtilmeyen ve diğer kanunlarda belirtilen işleri yapmak.
Bölge Adliye Mahkemelerinde Ceza Dairelerinin Görevleri
İstinaf mercii olan Bölge Adliye Mahkemelerinin Ceza Dairelerinin görevleri 5235 Sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 37. maddesinde hüküm altına alınmıştır.
Ceza Dairelerinin Görevleri
- İlk derece ceza davaları tarafından kesin olmayacak şekilde verilen kararları incelemek, davayı karara bağlamak,
- Aynı Bölge Adliye Mahkemesi sınırları içerisinde bulunan ceza mahkemeleri arasındaki görev uyuşmazlıklarını neticelendirmek,
- Aynı Bölge Adliye Mahkemesi sınırları içerisinde bulunan ceza mahkemeleri arasındaki yetki uyuşmazlıklarını karara bağlamak,
- Kendi sınırları içerisinde bulunan ceza mahkemelerinin hukuki veya fiili sebeplerden dolayı davaya bakamaması hallerinde davanın nakline karar vermek,
- Yine sınırları içinde kalan ceza mahkemelerinin yargılama sınırları hususunda bir uyuşmazlık çıkması halinde yetkili ceza mahkemesini tayin etmek,
- İşbu kanunda belirtilmeyen ve diğer kanunlarda belirtilen işleri yapmak.
Hukuk Muhakemeleri Kanununa Göre İstinafa Başvurulabilecek Haller
Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre istinaf yoluna başvurulabilecek haller 341. maddede tahdidi (sayılı) olarak belirtilmiştir. Buna göre;
- İlk derece mahkemeleri tarafından verilen nihai kararlar,
- Reddedilen ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir taleplerine karşı, bir tarafın yokluğunda ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbire karar verilmiş ve bu karara itiraz edilmiş, itiraz reddedilmiş ise,
- 8.000,00 TL altındaki mal varlığına ilişkin kararlara karşı bölge adliye mahkemesine başvurulamaz.
- Manevi tazminat davalarında tazminat talep ve miktarına bakılmaksızın verilen karara karşı bölge adliye mahkemesine başvuru yapılabilir,
- Alacağın sadece bir kısmı dava yolu ile talep edilmiş ise 8.000,00. TL’lik istinaf sınırı alacağın tamamı göz önüne alınarak hesaplanır.
- Alacağın tamamının dava edilmesi halinde 8.000,00. TL ve üstü reddedilmiş ise bölge adliye mahkemesine başvuruda bulunulabilir.
İşçi hakları konusunda verilen ilk derece mahkeme kararlarına karşı da Bölge Adliye Mahkemelerine başvurulabilir.
İstinaf Dilekçesi
İstinaf dilekçesi içeriğinde bulunması gereken hususlar Hukuk Muhakemeleri Kanununun 342. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Dilekçenin aşağıdaki unsurları taşıması gerekmektedir:
- İstinaf yoluna başvuranın isim soy ismi, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası ve adresi
- Karşı tarafın ismi soy ismi, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası ve adresi
- Varsa bölge adliye mahkemesine başvuranın kanuni temsilcisinin, avukatının ismi soy ismi ve adresi
- Karşı tarafın varsa avukatı veya kanuni temsilcisinin ismi soy ismi ve adresi,
- İlk derece mahkemesinin hangisi olduğu verilen kararın tarih ve sayısı
- İlk derece mahkemesince verilen kararın tebliğ tarihi
- Özet halinde kararın yazılması
- Başvurma nedeni ve dayandığı gerekçeler
- Mahkemeden istenilen talep
- Başvuru yapanın imzası
- Varsa kanuni temsilcinin veya avukatın imzası.
İstinaf Süresi
İstinaf süresi hukuk mahkemeleri ve ceza mahkemeleri açısından farklılık arz etmektedir.
- Hukuk Mahkemelerinde bu süre; ilk derece verilen mahkeme kararlarının usulüne uygun bir şekilde tebliğ veya tefhim edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Tebliğ durumunda iki haftalık süre söz konusudur.
- Ceza Mahkemelerinde ise süre; yedi günlük bir süre mevcuttur. Bu süre hükmün açıklanmasından itibaren (tefhim) işlemeye başlar.
Bölge Adliye Mahkemesinde Yapılamayacak İşler
İstinaf kanun yolunda davaya katılma talebinde bulunulması, ıslah, davanın birleştirilmesi veya ayrılması, elinde olmayan imkanlarla ilk derece mahkemesinde sunamadığı deliller hariç olmak kaydıyla yeni delil ileri sürülememesidir.
İlk derece mahkemelerinde görülecek olan uyuşmazlıklarda her iki tarafın tacir veya kamu tüzel kişisi olması halinde yetki sözleşmesi yapılabilir. Bölge adliye mahkemelerinin yetkisi ise kanundan kaynaklandığından bu hususta yetki sözleşmesi yapılabilmesi mümkün değildir.
İstinaf Başvurusu Sonucunda Verilebilecek Kararlar Nelerdir?
İstinaf başvurusunda bulunan kişinin talebi yerinde görülmez, ilk derece mahkemesince verilen kararın hukuka uygun olduğu tespitinde bulunulur ise Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun reddine karar verilir.
Yapılan başvuru sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince yapılan incelemeler neticesinde başvuranın haklı olduğuna kanaat getirilir ise üç durumdan biri söz konusu olacaktır;
- İlk derece mahkemesi tarafından verilen karar hukuka uygunluk teşkil etmiyor ise bu mahkemenin kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilecektir.
- Görevsiz veya yetkisiz ilk derece mahkemesinde davanın görülmesi halinde bu mahkemece verilen kaldırılarak dosya yetkili ve görevli mahkemeye gönderilir.
- Yerel mahkeme tarafından verilen kararın tamamının veya bir kısmının hukuka aykırı olması halinde, bölge adliye mahkemesince duruma göre ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak davanın kısmen veya tamamının kabul edilmesine karar verebilecektir.
Sonuç
İstinaf kanun yolunun hukukumuza girmesiyle birlikte Yargıtay’ın işlerinin yoğunluğu azalmış olup ilk derece mahkemelerince verilen kararların incelenmesi hızlanmıştır. İstinaf mahkemesi ilk derece mahkemeleri ve temyiz mercii olan Yargıtay arasında ikinci derece mahkemelerdir. 2016 yılından itibaren istinaf yolunun hukuken ve fiilen yargılama sistemimize dahil olması bir çok yönden fayda sağlamıştır. Sağlanan bu faydalardan en önemlisi ise yargılamanın hızlanmasıdır. Böylelikle haklar uzun sürelerce sürüncemede kalmayıp daha çabuk neticeler alınabilmektedir. Yine yerel mahkeme kararlarının iki aşamalı şekilde incelenebilecek olması da yargıya ve mahkemelere olan güveni arttırmıştır.
İstinaf yolu açık olan taraf olduğunuz davalarda en önemli husus bu yola başvurulabilecek süreyi doğru hesaplamak olacaktır. Sürenin kaçırılması halinde hak kaybına uğranması işten bile olmayacaktır. İşbu sebeple bu kanun yoluna alanında uzman bir avukat aracılığıyla başvurmak yerinde olacaktır.
Merhaba. Yapmadığım halde hakkımda yasa dışı bahis oynatmaktan dolayı dava açıldı ve mahkeme bana hapis cezası verdi. Davayı istinafa taşıdık tabiki ve şuan istinafta devam etmekte. Bu süreçte memurluğa başvurdum ve kazandım. Sıra arşiv araştırmasına gelince hakkımdaki davayı görecekler. Bu olay memur olmama arşiv araştırmasının olumsuz olarak sonuçlanmasına neden olur mu?
Gecmiş olsun çünkü adli sicil kaydınız olursa özel sektör için 5 yıllık bir süre zarfında hiçbir suça karısmadan yerine getirme fişi alıp ankara da adli sicil silme işlemi ile siciliniz temizlenir ama bu sadece özel sektör yurtdışı vize si hibi işlemlerde gecerlidir sicil kaydınız yok gözükür maalesef devlet memuru olamaz sınız aynı dertten bende muzdarip oldum. Ama sizin şöyle bir şansınız var gibi şuan memursaniz belki bişey olmaya bilir belki disipline edilirsiniz veya geçici olarak açığa alınırsınız geçmis olsun